9 Ekim 2014 Perşembe

HDP'nin Çağrısı ve Kobanê Eylemleri


Geçtiğimiz günlerde HDP heyetinin Kobaneye destek amacıyla halkı sokaklara döktüğüne hepimiz şahit olduk.Sadece Türkiye de değil Dünyanın birçok ülkesinde Kobaneye destek yürüyüşleri vardı.Daha önceki yazımda Kobanede tutunamayan YPG-PKK terör örgütlerinin Türkiyede isyan ayaklanmaları şeklinde bir protesto eylemlerini çıkaracağını söylemiştim ve malesef Türkiye için olmaması gereken olaylar  3 gündür gerçekleşiyor.HDP'nin twitter üzerinden yapılan açıklaması şu şekildeydi:

Yapılan açıklama yorumlandığında IŞİD'in Kobane'de PKK-YPG güçlerini ağır yıprattığı ve IŞİD'in
Kobanede bir başarı elde ederse sorumlusunun Türkiye hükümeti olacağı buna karşı tüm halkın protesto etmek ve Kobaniye destek amacıyla sokağa çıkması gerektiği vurgulanmıştı.Türkiye hükümetini Kobaneye destek vermemekle suçlayan HDP'nin Irak ve Suriye teskeresine Hayır demeside kendi siyasi düşünceleri için bir çelişki olarak yorumlanabilir.Yapılan açıklamada halkı sokağa çağırırken  IŞİD'in yaptığı katliamları sanki Türkiye hükümeti yapmışcasına  lanse edilmesi protesto gösterilerinin amacından çıkacağını ve IŞİD terörünü lanetlerken PKK terörünü ortaya çıkaracağı yapılan açıklamalardan belliydi.Özellkle Türkiyenin Doğusunda yapılan eylemler yönünü polis , asker , hükümet konaklarının yanında başta Hüda-Par olmak üzere siyasi ve dini kuruluşlara da çevirmesi Türkiye için kritik bir durumdur.Kobaneye destek eylemlerinin bir siyasi teröre dönüşmesindeki en büyük etken yapılan açıklamalardı.Bunun üstüne Kürt halkına yapılan katliamları Türkiye hükümetinin seyirci olarak izlediği ve hatta IŞİD'e destek verdiği algısıda eklendiğinde sokakların böyle bir eylemi kaldıramayacağı başta HDP olmak üzere diğer siyasi kuruluş ve örgütlerin, hükümetin bilmesi gereken ona göre önlemlerin alınması gereken bir durumdu. Kobane eylemlerinden sonra geçmişte olduğu gibi bir PKK-HİZBULLAH çatışmasının gündeme gelmesi ve ölü sayısının 25'e dayanması durumun vahimyetini kat ve kat arttırmaktadır.Türkiye hükümeti geçte olsa önlemler almaya çalışmaktadır ve kritik noktalara asker ve polisi yerleştirmesi olayları kısmen kontrol altına almada etkili olmuştur.Fakat bu durum sorunu kökten çözebilecek önlem teşkil etmemektedir.PKK-HİZBULLAH çatışmaları ile TÜRKİYE asker ve polisinin PKK'lı grupla çatışılması olayı birleştiğinde  3 önemli etnik unsur ön plana çıkmakta ve gerekli önlemler alınmadıkça bu olayların daha da büyüyeceği süphesiz. 3 önemli etnik unsurlardan 2si PKK ve HİZBULLAH unsurlarıdır. PKK'yı siyasi olarak HDP, HİZBULLAH'ı ise Hüda-Par olarak görebiliriz.Son olaylarda  Radikal İslam ve Radikal Kürt Milliyetçiliğinin yanında Türk unsurununda ortaya çıktığını görmekteyiz. PKKlıların ve HDP'nin çağrısına uyan bazı radikallerin sözde Kobaneye destek amacıyla yaptığı eylem anarşizme ve yağmaya  dönüşmüştür.Örnek olarak Hükümet binalarının, bankaların , belediye otobüslerinin, hastanelerin, sivil araçların, askeri araçların ve hatta savaşta bile dokunulması yasak olan ambulans ve kan toplama araçlarının yakılması ve yağmalanması olayın sonuçları açısından Tüm Türkiye halkını etkilemektedir ve içine almaktadır

  Milliyetçi Kürt - İslamcı Kürt çekişmelerinin yaşatılmak istendiği ülkemizde gelen Türk ve Türkmen ölümleri işin boyutunu daha kötü anlamda değiştirmektedir.Olası bir Türk-Kürt çatışmasının önüne geçebilmek; ortamı yumuşatmaktan ve sokaklardan uzak durmaktan geçiyor.'Adaletin olmadığı yerde anarşi başlar' sözüde hükümetin dikkat etmesi gereken hususlardan biri. Hertürlü olayın içine bulaşmış ve gerek ölümlerde gerekse kundaklama ve yağmalama suçlarına bulaşmış kişilerin hukuk çerçevesinde cezalandırılmalı ve suçlular cezasını çekmelidir.Aksi takdirde suçun cezasız kaldığı bir ortamda olayın tekrarlanmamasını istemek olayları kapatmaz hatta daha da büyümesine sebep olur.Bu dönemeçte her ne etnik kimlikten veya mezhepten olunursa olunsun herkesin sokaklardan uzak durup ülkemizi çıkılmaz yollara sokmaktan kendini alıkoyması gerekmektedir.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                            

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder